Türkiye’nin büyümesine, gelişmesine ve istihdamına en büyük katkıyı sağlayan ihracatçılar arasında yer alan yeni kabinesine görevlerinde başarılar dileyen İnanç Karaca; “Ülkemiz yıllardır büyüyor. Biz ihracatçılar bu büyümeye en büyük katkıyı sağlayanlardan biriyiz. ‘Made in Turkey’ damgalı Türk eserlerini üretiyor, geliştiriyor ve tüm dünyaya gönderiyoruz. İhracatımız birbiri ardına rekorlar kırarken, bugüne kadarki süreçte ihracatçıya verilen destek için şükranlarımızı sunarız. Ancak son yıllarda özellikle pandemi ile başlayan süreçle birlikte ekonomik kurallarda bazı değişiklikler oldu. Dünyada yükselen enflasyon, Rusya ile Ukrayna arasındaki gerilimler ve dünyanın çeşitli yerlerinde yaşanan olaylar şartları zorlaştırdı. Olan şey bu; Tüketiciden ihracatçıya, sanayiciden KOBİ’ye Türkiye’deki herkesi derinden etkiledi. Ülkemizde seçim sürecinin sona ermesiyle birlikte saydığım tüm kesimlerin yeni döneme yönelik beklentileri arttı. Göreve başlayan yeni kabine ile ihracatta rekorlar kırdığımız, üretim kapasitelerinin yetmediği, yeni yatırımların devreye girdiği bir dönemin yeniden başlamasını temenni ediyoruz.”söz konusu.
ENFLASYON, DÖVİZ VE FAİZ
Bu bağlamda ihracatçılar olarak yeni kabineden ve özellikle ekonomi yönetiminden bazı beklentileri olduğunu dile getiren İtimat Karaca; Sözlerine şöyle devam etti: “İhracatçılar olarak yüksek enflasyonun etkilerini ülkedeki her birey gibi bizler de görüyoruz. Artan TL maliyetleri nedeniyle ihracatçılar olarak rekabet gücümüzü kaybetmeye başladık. Döviz kurları çok uzun süredir örnek seviyelerde hareket ediyor. Bu bizi zorluyor. Bu nedenle ekonomi yönetiminin döviz kurları konusunda adım atmasını bekliyoruz. Geçtiğimiz aylarda gördüğümüz döviz kurlarına ilişkin Merkez Bankası ile orta piyasa arasındaki farkların kafamızı karıştırdığını yine hatırlatmakta fayda var. Bu da Türkiye’de üretilen eserleri dünyaya satan biz ihracatçıları zorluyor. Faiz oranlarında da benzer bir durumla karşı karşıyayız. Merkez Bankası’nın belirlediği faiz oranları ile piyasadaki faiz oranları uyuşmamaktadır. Bankaların finansman sağlama konusunda çok hevesli olmadıklarının altı çizilmelidir. Eximbank’ın finansmana erişim için koyduğu kurallar, finansmana erişimi imkansız kılıyor . ‘Alma’ veya ‘veremem’ mesaj verilir. Böyle bir ortamda bankaların ticari kredilerde sert atılımlar yapması ve piyasanın beklentilerini göz ardı etmesi maalesef sanayicimizi ve ihracatçımızı çok zorluyor. Asgari fiyatın artırılması da bir gerekliliktir. Ancak bu artışlardan çok kısa bir süre sonra hem çalışan hem de patron yeniden mutsuz olur. Artışlara rağmen çalışanın satın alma gücü düşer ve patron maliyetlerdeki bu artışı karşılayamaz. Artışlara rağmen çalışanın Gayri Safi Yurtiçi Hasıla içindeki payı azalmaktadır. Daha temel analizlere ihtiyaç var. Özetle sanayicimiz, ihracatçımız bu denklemin içinde sıkışıp kaldı. Tüm bunları göz önünde bulundurarak önümüzdeki dönemde ekonomi yönetiminin farklı durumlar ve farklı önlemler almasını beklemek zorundayız.”
AÇIKLAMALAR ÇOK DEĞERLİ
İhracatçılar olarak Türkiye’de uyguladıkları yatırım, istihdam, üretim ve ihracata dayalı büyüme stratejisiyle yollarına devam edeceklerini vurgulayan İtimat Karaca, “İlk açıklamaları Bakan olarak atanan Mehmet Şimşek’in yaptığını düşünüyoruz. Hazine ve Maliye de çok değerli. Şimşek, “Hükümetimizin temel amacı toplumsal refahı artırmaktır. Önümüzdeki dönemde de bu hedefe ulaşmada şeffaflık, tutarlılık, öngörülebilirlik ve uluslararası normlara uyum temel ilkelerimiz olacaktır.’ Açıklamanızı çok değerli buluyoruz. Bu vesileyle atanan Hazine ve Maliye Bakanımız Mehmet Şimşek ile Ticaret Bakanımız Ömer Bolat’a yeni görevlerinde başarılar dileriz. Eski bakanlarımıza da çalışmalarından dolayı teşekkür ediyoruz.” dedi.
